Havva TUNC 4.12.2009
Stephene Meyer’in 4 kitaplık Twilight serisinin ikinci kitabının filmi ” The Twilight Saga:New Moon (Yeni Ay)” geçtiğimiz hafta vizyona girdi ve seyircisi bol. Bu bir vampir filmi ama korku filmi konseptinde değil duygusal romantik.
“New Moon” vampir filminden çok duygusal romantik aşk filmi. Vampir karakteri yakışıklı mı yakışıklı. Sevgilisi olan ölümlü genç kadın güzel ve masum. Aşk var ama plotanik düzeyde, eyleme dönüşmüyor. Bu senaryo seyirciyi üstelikle genç kuşak seyirciyi sinemaya taşıyor.
Vampir filmindeki vampir karakterinin değişime uğramasındaki ana etken vampir filmlerine yok olan ilginin tekrar kazanılması mı? Yoksa ilave bir vampir seyircisi kazanmak mı? Sorularının cevabı her ne olursa olsun sinema seyircisi bu değişimden memnun gözüküyor. Zira, “Twilight Serisinin” “ New Moon” filmi vizyona girdiği her ülkede büyük ilgi görüyor.
Diğer bir deyişle, vampir filmlerinin vampir karakteri değişime uğramış. Küreselleşme vampir karakterini de etkilemiş galiba. Bu değişimin nedeni S. Meyer’in olduğu açık ama seyirci neden bu değişimden memnun.
21. yüzyıl insanı, adı ne olursa olsun yada içeriği ne olursa olsun bir şeyin içinde aşk-duygusallık yani romantizm olunca o şeye yani bu filme ilgi duyuyor ve seyrediyor. Bu bir vampir filmi bile olsa romantizm temel öğe ise o filmi izliyor. Bunun anlamı günümüzün insanının,yalnızlaşmayla beraber büyük bir duygusallık ve romantizm özlemi içinde olmasıdır. İnsanlar, küçüğü- büyüğü, genci- yaşlısı, sevgi ve şefkat bekliyor yaşamdan.
Filmin Künyesi:
Director:Chris Weitz
