Havva TUNÇ
Birlikte Yaşam ve Yaşantılar Üzerine…
Boş Oda olarak Türkçeye çevrilen “Vacancy” yaşam ve gerilim filmidir.
David (Luke Wilson) ve Amy Fox’lar ( Kate Beckinsale) Amy’nin ailesinin evlilik yıldönümü kutlamasından dönerken arabaları bozulur. Arabalarını tamir ettirebilme imkânı olmadıklarını öğrenince geceyi geçirmek için bir motele giderler. Aslında bu yıldönümüne katılmalarının nedeni ayrılık kararlarını yakınlarına söylemektir ama söyleyemezler. Karmakarışık duygular içinde olan Fox’ların otel odasında yaşadıkları, gerek karı koca olarak gerekse üçüncü kişilerin onlara karşı eylemleri anlamında, filmi anlamlı ve heyecanlı kılan temel öğedir.
Hayata ve yaşama dair kızgınlıklarımızı öfkelerimizi birlikte yaşadığımız kişilere yönlendiriyoruz. Neden birlikte yaşadığımız kişilere karşı kaba ve saldırgan oluyoruz? Neden onları, maddi ve manevi anlamda, incitiyor ve hırpalıyoruz? Neden beklentilerimiz, hayallerimiz, amaçladıklarımız gerçekleşmeyince öfkemizi, hıncımızı birlikte yaşadığımız kişilerden çıkarıyoruz?
Biraz aklı olan kişi birlikte yaşadığı kişiye ki bu karısı sevgilisi ana babası veya bir başkası olabilir, nazik, saygılı, anlayışlı ve hoşgörülü olabilir. Çünkü rahat edebilmek hayatın güzelliklerine varabilmek daha da önemlisi yaşamdan zevk alabilmek için. Ama bu böyle olmamaktadır.
Özellikle evli bireyler birbirlerine karşı düşman, düşman olmaktan öte birbirlerinin “kanlısı” oluyorlar. Evlilik öncesi uyumlu birliktelikler evlilikle noktalanınca, her ne oluyorsa oluyor, taraflar birbirlerine düşman oluveriyor ve düşmanlıklar giderek artıyor. Ve de taraflar ayrılınca bu düşmanlık sürüyor şekil ve boyut değiştiriyor. Çık çıkabilirsen işin içinden. Ayrılmazlarsa soğuk savaş başlıyor dayan dayanabilirsen.
Evli çiftlerin ( ya da çocukların, ana babaların sevgililerin vs) bir birlerine karşı olan düşmanlıkları saldırganlıkları aslında birbirlerine karşı değil hayata dairdir. Yani, bireylerin beklentileri özlemleri gerçekleşmeyince ya da gerçekler ile beklentiler örtüşmeyince aranan günah keçisi en yakındaki oluyor. Ve bu durum dünden bugüne değişmeden sürmektedir ve sürecek gibi gözükmektedir. Yapılacak bir şey yok mudur? Olmaz olur mu? Elbette vardır, hem çok kolay hem de basit, üstelik dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok.
Yapılması gereken gerçekçi olmaktır. Ve yakınlarımızı incitmemek onlardan anlayışı ve hoş görüyü esirgememektir. Nasıl ki! Tanımadığımız kişilere ” nazik ve kibar” davranıyorsak, birlikte yaşadıklarımıza da öyle davranmak.
Fox çiftinin birbirlerine olan öfkenin nedeni oğullarının ölümünden kendilerini suçlamaları ama bunu bir türlü birbirlerine söyleyememeleri. Bireylerin hissettikleri suçluluk duygusu birbirlerine karşı düşmanlık ve saldırganlık olarak yansıma bulunca olanlar oluyor.
Gerçek yaşam Vacany filminde ki gibi mutlu sonla bitmiyor ama en azında dikkatleri o noktaya topluyor. Bireylerin ilişkilerini gözden geçirmesi gerektiği mesajını veriyor. Yönetmen sayın Nimrod Antal’ı ve oyuncuları kutluyorum.
Filmin Künyesi:
Starring: | Kate Beckinsale, Luke Wilson, Frank Whaley, Ethan Embry, Scott G. Anderson |
Directed by: | Nimrod Antal |
Produced by: | Brian Paschal, Stacy Cramer, Glenn Gainor |
Süre/Ülke 1 saat 20 dak./ USA